Sevgili blogum, seni çok ama çok ihmal ettim. Atölyede seni haberdar etmediğim pek çok şey oldu: işler, karma sergiler, kitap yayınları, yurtdışı fuarları...
En iyisi özetleyeyim:
2008 yılı, atölyenin yeni kurulduğu, epey yaratıcı enerjiyle dolu bir yıldı. Genç ve hareketliydik ve de miniktik.
2009'da ilk defa ekip büyümeye başladı. Lizbon'da Contatto Diretto takı okulunda okuyan Catarina baharını atölyemizde çalışarak ve öğrenerek geçirdi. Atölye alanı genişledi. Eşim İlker'le bir araya geldik, atölye yüzünden ve iş yapma bahanesiyle.
Galata Tasarım Festivali'ne katıldık. İkinci ve ne yazık ki sonuncusu yapıldı.
Eylül ayı, JOYA Barcelona Çağdaş Takı Haftası zamanıydı. Bunun için bütün yaz hazırlıklarla geçti. Güzel işler de çıktı.
JOYA sırasında, Rana Mikdashi, Liana Patithis, Magali Anijdar, Michael Berger, D'Terra kızları, Klimt02 ile stand arkadaşı olduk, bazıları ile dosluğumuz devam etti.
Hemen artesindeki San Sebastian yolculuğu beni İspanya'daki ilk temsilci galerimle kavuşturdu.
2010 yılı da yenilenme ve hareket ile başladı, İstanbul'daki kuyumculuk dünyasında araştırmalar yapmak üzere School of Jewellery Design Hanau'dan yetişme Funda Mutlu aramıza katıldı.
Şenay Akın Atölye, Martha's Vinyard adasında bulunan Studio Blue Moon ile çalışmaya başladı. Sahibesi Ellen Wolfe yaratıcı bir "kuyum insanı" ve zevkli bir galeri sahibesi. En gözde parçalarımızı aldı ve gitti, çok değil ama biraz üzüldük :)
Açıkhava festivalleri, tasarım şenliklerine hazırlandık, çok yorulduk...
Atölye dar gelmeye başladı....
2011 taşınma ile başladı. Çemberlitaş'ın en yeşil, en püfür püfür esen sokağında, 40'lı yıllardan kalma Ayberk Apartmanı'ndayız artık!
Başlıbaşına bir yazıya konu olmayı hakeden yeni mekanımızı gelecek yazıya sakladım.
1 yorum:
Ama nasıl da dolu dolu geçmiş 2009 aralığından bu yana. İbret alınsın bu kısa özet 2 sene görmediğimiz ve karşılaştığımızda "nasılsın?"a cevapları "nasıl olsun? bildiğin gibi, aynı" diyenlere...
Yorum Gönder