Sizi bilmem ama Cumartesi bizim için telefonun çalmadığı, radyonun tatlı tatlı Manu Chao mırıldandığı, güneşli mi/yağmurlu mu demeden burada buluştuğumuz, özel bir gündür. Han merdivenlerinden hiç ses gelmez, bina bize ait olur.
Gitgide daha hızlı akan günlerin/haftanın yoğunluğuna bakmaksızın kalbimiz sadece "o yüzük", "aklımdaki kolye" için çarpar. Arkadaşlarımız arar, aklımızı çelmeye, yoldan çıkarmaya uğraşırlar.
Sadece gülümseriz. Ve kuyumculuk tanrılarına hediyeler sunmaya devam ederiz....